SORU:
Maide Suresi 64. Ayet'e göre, Yahudiler Allah tarafından lanetleniyorlar. Fakat bugün, Yahudiler Peygamberimizin topraklarında, tam da Arap Dünyasının ortasında, üstelik bir süper güç olarak devlet kurabilmişlerdir. Allah'ın vaadi Kıyamet'e kadar olduğuna göre, bu durum zikrettiğimiz ayet ile nasıl bağdaştırılabilir?
Tarih: 29 Eylül 2009
CEVAP:
Lanet; dışlama, beddua, azab, Allah’ın rahmetinden uzaklaşma, gazap etme, buğz etme gibi anlamlara gelir. İsrailoğullarından kâfir olanların Davud ve İsa (as) gibi peygamberlerin dili ile lanetlenmeleri, onların Allah’ın rahmetinden uzak olduklarını gösterir. Allah’ın rahmetinden uzak olmaları etkisini bu dünyada gösterse de bunun gerçek etkisi ahirette ortaya çıkar. Çünkü Allah bu dünyada çalışma kurallarına göre çalışanları başarı ile ödüllendirmektedir. Eğer bunlar sadece dünyayı istiyorlarsa onlara Allah dünyada istediklerini verecek ama onları ahiretten mahrum bırakacaktır. Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:
“Her kim bu çarçabuk geçen dünyayı dilerse ona, yani dilediğimiz kimseye dilediğimiz kadarını dünyada hemen verir, sonra da onu, kınanmış ve kovulmuş olarak gireceği cehenneme sokarız.
Her kim de ahireti ister ve inanarak orası için gerekli çalışmayı yaparsa, işte bunların çalışması şükre değer.
Hepsine, onlara da bunlara da (dünyayı isteyenlere de ahireti isteyenlere de) Rabbinin ihsanından (istediklerini) veririz. Rabbinin ihsanı kısıtlanmış değildir.” (İsrâ, 17/18-20)
Yahudilerin bugün tüm dünyada etkin güç olmaları ile ilgili ayetler de vardır. Ama yanlış yaptıkları için yakında büyük bir acı çekecekleri de ifade edilmiştir. İlgili ayetler şöyledir:
“Kitaba İsrailoğulları ile ilgili olarak şu kararı koyduk: “Siz o topraklarda iki kere fesat çıkaracak ve büyüdükçe büyüyeceksiniz.
Birincinin günü gelince savaş gücü yüksek kullarımızı üzerinize gönderdik; evlerin arasına kadar sokuldular. Bu, yerine getirilmiş bir söz oldu.
Sonra size yeniden onlara karşı güç verdik. Mallar ve oğullarla destekledik ve size daha fazla caydırıcı güç verdik.
İyilik ederseniz kendinize etmiş olursunuz. Kötülük ederseniz onu da kendinize etmiş olursunuz. İkincinin günü gelince yüzünüze karşı kötülük etsinler ve o Mescide ilkin girdikleri gibi girsinler ve alt ettikleri her şeyi dağıtsınlar diye (sizi bir kez daha cezalandırdık). (İsrâ, 17/4-7)
Ayette anlatılanlardan birincisi Babil kralı II. Nebukadnezzar (Buhtunnasr) komutasındaki ordu tarafından, M.Ö. 587 yılında, ikincisi de Bizans komutanı Titus tarafından M.S. 70 yılında gerçekleştirilmiştir. Bundan sonraki durumu şu ayet özetlemektedir:
“Belki Rabbiniz size yine de iyilik edecektir. Bozgunculuğa dönerseniz biz de döneriz. Cehennem’i de kâfirler için tıkılıp kalma yeri yaptık.” (İsrâ, 17/8)