SORU:
Kocanın karısından dinen çocuk isteme hakkı var mıdır, yok mudur? 2 çocuk var ama koca üçüncüyü istiyor. Dinimizin bu konuda bir emri, tavsiyesi, beyanı var mıdır? Yani evlilikte çok çocuk sahibi olmak mı gerekir?
Tarih: 10 Ağustos 2009Kocanın karısından dinen çocuk isteme hakkı var mıdır, yok mudur? 2 çocuk var ama koca üçüncüyü istiyor. Dinimizin bu konuda bir emri, tavsiyesi, beyanı var mıdır? Yani evlilikte çok çocuk sahibi olmak mı gerekir?
Tarih: 10 Ağustos 2009Evlilik, çocuk sahibi olmak içindir. Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“Oruçlu günlerin gecelerinde kadınlarınızla ilişki size helal kılındı. Onlar sizin için bir elbise, siz de onlar için bir elbisesiniz. Allah, kendinize olan güveni sarsıcı işler yapmakta olduğunuzu bildi ve tevbelerinizi kabul etti. Şimdi onlarla birleşebilirsiniz. Allah sizin için ne yazmışsa, onu arayın…” (Bakara 2/187)
Ayetteki “Allah sizin için ne yazmışsa, onu arayın…” ifadesi, çocuk isteği ile ilişkiye girmeyi gerektirir. Bu sebeple kocanın çocuk isteme hakkı değil, görevi vardır. Bu yüzden Peygamberimizin şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
Câbir b. Abdillah, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Cabir! Allah’tan çocuk istemeye bak (Fe aleyke bi’l-keysi, el-keysi)” buyurdu, demiştir. (Buhari, Nikah, 122.)
Ma’kıl b. Yesar’dan gelen başka bir hadiste ise Peygamberimizin şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
“… Kocalarını çok seven, çok doğuran, kadınlarla evleniniz. Çünkü ben kıyamet gününde sizlerin çokluğuyla diğer ümmetlere karşı iftihar edeceğim.” (Ebu Davud, Nikâh, 3; Nesâî, Nikâh 11.)
“Kadınların çok çocuk dünyaya getirmeleri, ailenin saadetine vesile olduğu gibi kendi ümmetinin maddeten kalkınmasına da en büyük bir vesiledir. Bu konuda günümüz ilim adamlarından bazıları şunları söylüyor:
“75 yıllık hayatımın sonunda şu kalkınma felsefesine ulaşmış bulunuyorum: Kalkınma bir ağaca benzer. Kalkınma ağacının kökleri, gövdesi, dalları, yaprakları ve yemişleri vardır. Kalkınma ağacının kökleri; dil, din ve sanattır. Gövdesi; nüfus ve nüfus kesâfetidir. Dalları ise, kalkınmayı tamamlayan iktisadî faaliyetlerdir. Nüfus kesafeti olmayan bir memlekette kalkınma ağacının gövdesi gelişemez. Kalkınma için dallardan önce kökleri ve gövdeyi kuvvetlendirmek gerekir. Nüfusun ikdisâdî gelişme için arzettiği önemi vaktiyle A. Smith, Colin Clark, Frederik Listy Myrdal gibi müellifler de uzun uzadıya izah etmişler…” (Sabahaddin Zaim, Türkiye’de Nüfus Meselesi, s: 11)
Dünyada kalkınma hızları en yüksek olan 36 ülkeden 25’inin yani % 70’inin nüfus artış hızları ortadır: (% 1-2 arası). Ancak hızlı kalkınan ülkelerden dördünde yani % 11’inde nüfus artışı yavaş olup % 1’den azdır. Şu halde ülkelerin kalkınma hızı ile nüfus artış hızı arasında müsbet yakınlık korelâsyonu vardır.” (KAYNAK: Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Necati Yeniel, Hüseyin Kayapınar, Şamil Yayınevi, İstanbul, 1989, c: 8, s: 70-71.)
Etiketler: