SORU:
Öyle bir dönem geçiriyoruz ki insanlar senelerdir ellerinde tuttukları kitaplarını kaybettiklerini farkedip ona sıkıca sarılmak istiyorlar. Ben ve bütün arkadaşlarım böyle bir durumda insanların inandıkları değerleri içinde bulunduran kitabını öğrenmesi için elimizden gelen gayreti göstermeye çalışıyoruz. Ama genel olarak farklı sorunlarla da karşılaşıyoruz. İlk olarak Türkiye'de bir meal okuma kültürünün olmamasından dolayı zorluk çekiyoruz. Sizin sohbetlerinizi bu konularda çok dikkatli olarak dinledik ve üzerinde düşünüyoruz. “Kur’an’ı bir bahçeye” benzetme örneğinize kadar her şeyi anlamaya çalışıyoruz. Genel olarak sohbetlerinizde “Mealden hüküm çıkmaz.” cümlesini kullanıyorsunuz. Ve bu, halk arasında tam olarak anlaşılamıyor. Ben bugüne kadar meal okumanın usulünü, kaidelerini, meal okuyucusunun nelere dikkat etmesi gerektiğini, bilgi sınırlarının ne olabileceğini, mealden nasıl faydalanabileceğini anlatan bir kitaba rastlamadım. Sonra Kur’an mealinden hüküm çıkarmanın tam olarak ne anlama geldiğini anlayamıyoruz. Ders ya da öğüt almak, hüküm çıkarmak mıdır? Mesela biz Musa’nın Firavun'a karşı duruşunu ve Musa'ya yardımından yola çıkarak “Allah hakkı söyleyenleri ve ona inananları destekler.” dersek ve Musa'nın anlattıldığı kıssanın ayetlerini delil verisek Kur’an dan hüküm çıkarmış mı oluyoruz? Ya da mahşer yerinde kimsenin kimseye faydası olmaz derken “Yakınlarınız ve çocuklarınız size asla fayda vermeyecektir. Kıyamet günü Allah aranızı ayıracaktır. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görendir." ayetini delil göstermek ya da peygamberin de yediğini, içtiğini, bizim gibi insan olduğunu ayet meallerinden yola çıkarak söylemek hüküm çıkarmak mıdır?
Tarih: 30 Ocak 2012