SORU:
Peygamberimiz, Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra oraya yerleşmiş ve Mekke’ye giden kervanlara saldırı yapmış ve bundan sonra Kureyşliler de Müslümanlar ileri gittikleri için savaşmaya başlamış. Bu olay doğru mudur? Bu takdirde kervanlara saldırı yapıldığı anda Peygamberimiz ve ashabı suçluymuş gibi görünüyor! Eğer bu anlatılanlar doğru değilse Medine’ye hicret yaptıktan sonra hangi sebeplerle savaşlar yapıldı?
Tarih: 14 Haziran 2012
CEVAP:
Öncelikle tarihi olayları incelerken ilgili konuları sebep ve sonuçlarıyla bir bütün olarak öncesi ve sonrasıyla birlikte değerlendirmek, parçacı yaklaşmamak oldukça önemlidir.
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ve ashabı, sadece dini inançları sebebiyle yurtlarını ve tüm varlıklarını terk etmeye zorlanmış, bunlardan bir kısmı Habeşistan’a bir kısmı da Medine’ye hicret etmek zorunda kalmışlardır. Mekkeliler, Müslümanları yurtlarından çıkartmak ve mal-mülklerini ele geçirmekle kalmamış, aynı zamanda Müslümanların sığındıkları Habeşistan ve Medine idarecilerine, bunların nüfuzlu insanlarına çeşitli siyasi baskılar uygulayarak onları korumamalarını da istemişlerdir. (Bkz: İbn Hişam, Sîretü İbn Hişâm, s. 217 vd.; Ahmed b. Hanbel, c: 4, s: 198)
Kur’an’da Müslümanların gayrimüslimlerle ilişkilerinde uymaları gereken kırmızıçizgiler şöyle belirtilmektedir:
“Allah, din hususunda sizinle savaşmayan ve sizi yurdunuzdan çıkarmayan kimselere iyilik etmenizi ve değer vermenizi yasaklamaz. Allah değer bilenleri sever. Allah sadece, din hususunda sizinle savaşmış, sizi yurdunuzdan çıkarmış ve çıkarılmanıza destek vermiş kimselere yakınlık göstermenizi yasaklar. Onlara yakınlık gösterenler zalimlik etmiş olurlar.” (Mümtahine, 60/8–9)
Ayetlere göre gayrimüslimlerle ilişkide üç kırmızıçizgimiz vardır:
1- Dinimizden dolayı bizimle savaşmaları,
2- Bizi yurdumuzdan çıkarmaları,
3- Yurdumuzdan çıkaranlara destek vermeleri.
Mekkelilerin bu kırmızıçizgilerin üçünü de çiğnedikleri açıkça görülmektedir.
Müslümanlar da Medine’ye hicret ettikten sonra onları iktisadi baskı altına almak ve kendi kontrol veya nüfuzu altında tuttukları Medine havalisinden Kureyşlilere ait kervanların geçmesini yasak etmek (engellemek) suretiyle misliyle mukabelede bulunuyorlardı. (Bkz. Muhammed Hamidullah, Hazreti Peygamberin Savaşları, Yağmur Yayınları, 4. bs., s: 56)
Dolayısıyla Medine’de Müslümanların Kureyş’e ait kervanlara saldırmalarına ilişkin rivayetler, savaş hukuku açısından tabiidir, normal karşılanmalıdır.
Benzer bir soru-cevap için lütfen aşağıdaki linki de tıklayınız:
www.fetva.net/yazili-fetvalar/islam-savas-dini-midir-yoksa-baris-dini-mi.html