SORU:
Bazı rivayetlerde Bakara sûresinin son iki ayetinin Mirac gecesinde Nebîmize vasıtasız olarak vahyedildiği belirtiliyor. Bu konu hakkında bilgi verir misiniz? Yani Nebîmiz Bakara sûresinin son iki ayetini, araya hiç melek girmeden doğrudan doğruya Allah'tan mı almıştır?
Tarih: 22 Ekim 2014
CEVAP:
Abdullah b. Mesud şöyle demiştir: “Resûlullâh (s.a.v.)’e miraçta üç şey verilmiştir. Bunlar: Beş vakit namaz, Bakara sûresinin son ayetleri ve ümmetinden Allah’a şirk koşmayanların büyük günahlarının mağfiret olunacağıdır.”[1]
Ayetlerin normalde Resûlullâh’a nasıl vahyedildiği konusunu bizzat Kur’an-ı Kerim’den inceleyecek olursak bu işlemin belli bir sisteme göre gerçekleştiğini görebiliriz. Allah Teâlâ, insanlarla nasıl konuşacağını şöyle ifade etmiştir:
“Allah, herhangi bir beşerle ilham yoluyla, perde arkasından veya tercih ettiği şeyi kendi izniyle içine fısıldasın diye elçi gönderme dışında bir yolla konuşmaz. Yüce olan ve doğru kararlar veren O’dur.” (Şûrâ, 42/51)
Ayete bakıldığında Allah Teâlâ’nın insanlarla ancak üç şekilde konuşacağı, bunlardan birisinin vahiy yoluyla yani ilham şeklinde olduğu ifade edilmiştir.[2] Ayette belirtilen bir diğer husus, perde arkasından konuşmak şeklinde gerçekleşmektedir. Allah’ın insanlarla konuşmasının son örneği ise Allah Teâlâ’nın elçi göndermek suretiyle ona vahiyde bulunmasıdır.
Risaletle (tebliğle) ilgili vahiylerin sadece melek vasıtasıyla geldiği anlaşılmaktadır. Bu tür vahiyler sadece ve sadece nebîlere gelmekte[3] ve Allah tarafından koruma altına alınmaktadır.[4] Kur’an ayetleriyle ilgili vahiylerin Cebrail (a.s.)’ın vasıtasıyla olduğunu ifade eden bazı ayetler şunlardır:
“De ki: Cebrail’e kim düşman olabilir? Kendinden öncekileri onaylayan, doğru yolu gösteren ve inananlar için müjdeci olan bu Kur’an’ı senin kalbine o, Allah’ın izni ile indirmiştir.”(Bakara 2/97).
“Onu güvenilir Ruh (Cebrail) indirmiştir. O Kur’ân, elbette âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir.” (Şuara 26/193-194)
Bu ayetler çerçevesinde Allah Teâlâ’nın tüm insanlarla ya ilham (vahiy) yoluyla ya perde arkasından ya da bir elçi göndererek konuştuğu anlaşılmaktadır. Bütün bunlar hem Nebiler ve hem de diğer insanlar için geçerlidir. Ancak risaletle yani tebliğle ilgili olan vahyin sadece Nebilere mahsus olduğu ve bunun da ancak melek Cebrail (a.s.) vasıtasıyla geldiği anlaşılmaktadır.[5] Dolayısıyla Bakara sûresinin son iki ayetinin Resûlullâh’a Cebrail (a.s.)’ın aracılığı olmaksızın bizzat Allah tarafından verildiğine dair rivayet, başta Şûrâ sûresi 51. ayet olmak üzere Kur’an’ın vahiy sistemiyle çelişmektedir.
DİPNOTLAR
[1] Müslim, İman, 76; Ayrıca bkz: Tirmizi, Tefsîru’l-Kur’ân, 53; Nesai, Salât, 1; Buhârî, Salât, 1, Müsned, 1, 422; Müslim, İman, 74.
[2] Ebu Abdullah Fahreddin Muhammed b. Ömer b. Fahreddin er-Râzî (ö. 606/1209), et-Tefsîru’l-Kebîr, Daru İhyai’t-Türasi’l-Arabi, Beyrut/Lübnan, 1999/1420, IX, 611.
[3] Bakara 2/113; Nisa 4/163.
[5] Bu konuda ayrıntılı bilgi için bkz: Fatih Orum, Kur’an ve Sünnet Temelinde Kur’an’ı Anlama Usûlü, 48-61.