SORU:
Mahallemizin en büyük camii olan Ulu Camii’nin yapımı esnasında bir ölçüm hatası olmuş ve camimizin kıblesi 45 derece yanlış yapılmış. Bu hata fark edilince Diyanet’ten görevliler geldiler, ölçtüler ve hatayı tespit ettiler. Netice itibari ile cami kıblesi ip çekilerek düzeltildi, 4 gün kıbleye dönüp namaz kılındı. Sonra cami yönetimi ve Diyanet’ten bazı kişiler devreye girerek "45 derecelik açı farkından bir şey olmaz, bundan dolayı kıblenin değiştirilmesine gerek yoktur, caminin görünüşü hoş olmuyor " vs. bahanesi ile kıbleyi eski haline getirdiler. Velhasıl şu an camii cemaati zannımca Cezayir'e dönüp namaz kılıyorlar. Ehl-i sünnet kaynaklarımızı kabul ettiremiyoruz, bir de adımız fitneciye çıktı. Lütfen bu işin fıkhî boyutunu kaynakları ile birlikte anlatıp bizlere yardımcı olun.
Tarih: 21 Ağustos 2009
CEVAP:
Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“(Namaza) kalktığın her yerde yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü onun tarafına çevirin ki, insanların elinde size karşı delil bulunmasın. İleri geri konuşan konuşur; onlardan korkmayın, benden korkun. Bir de bu, size olan iyiliklerimi tamamlayayım diyedir. Belki işlerinizi yoluna koyarsınız.” (Bakara, 2/150)
Mescid-i Haram, Kâbe’nin yakın çevresine verilen addır. Orada Kâbe tavaf edilir. Mescid-i Haram’da namaz kılanlar yüzlerini Kâbe’ye döndürürler. Dışarıda olanlar da namaz kılarken Mescid-i Haram’ın bulunduğu tarafa yönelirler. Burada ana yönler esas alınır. Ebû Hureyre’nin bildirdiğine göre Allah’ın Elçisi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
“Doğu ile batı arasında tek bir kıble vardır.” (Tirmizî, Salât 256, (342, 343, 344).
Fıkıh kitaplarında söylenen de budur. Dolayısıyla Diyanet yetkililerinin uygulaması doğrudur. 45 derecelik sapma namaza mani olmaz. Çünkü ana yönler arasındaki sapma açısı 90 derecedir.