SORU:
Son günlerde Ağrı Dağı'nda bulunduğu yönünde bilgiler verilen Nuh’un gemisine ilişkin olarak, görsel basında çıkan bilim adamları M.Ö.4000-4500 yıl önce olmuş olan olayın kalıntılarının bulunmasının pek mümkün olamayacağı yönünde görüşler öne sürmektedirler. Ancak Ankebût Suresinin 15. ayetinde Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Fakat Nuh’u ve onunla birlikte gemide bulunanların tümünü kurtardık ve bunu bütün insanların önüne bir işaret/ayet olarak koyduk.” Ayeti "Allah insanlar için bir işaret olmak üzere gemi kalıntısını korudu" şeklinde anlayabilir miyiz?
Tarih: 29 Nisan 2010
CEVAP:
Ankebût Suresinin ilgili ayetinden hem tufan olayının bir ibret olarak daima hatırlanacağı hem de gemi kalıntılarının muhafaza edileceği anlaşılmaktadır. Aşağıdaki ayet de onu göstermektedir:
“Ve şanım hakkı için onu (o gemiyi) bir ibret olmak üzere bıraktık, fakat hani yâd edip ibret alan? Artık Benim azabım ve korkutmam nasıl imiş?” (Kamer, 54/15-16)
Ağrı dağında bulunduğu iddia edilenler, geminin kendisi değil kalıntılarından olabilir. Zira Nuh aleyhisselamın gemisi ile ilgili olarak Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“Nihayet emrimiz gelip de tennur/gemi kazanı kaynadığı zaman Nuh’a dedik ki: «(Canlı çeşitlerinin) her birinden erkekli dişili ikişer eş ile haklarında helâk hükmü verilmiş olanları hariç olmak üzere aileni, bir de iman edenleri gemiye al.» Zaten beraberinde iman eden pek az insan vardı.” (Hud, 11/40)
Gemiye canlı çeşitlerinin her birinden birer çift alındığına göre bu geminin şu anda söylendiği gibi sadece 12 m büyüklüğünde olması mümkün değildir. Araştırmalar devam ederse gerçek bulgulara ulaşılması mümkün olur.