FETVALAR

SORU:

Tesbih namazı konusunda bahsedilen; bunu herkesin her gün, yılda bir defa veya ömürde bir defa olmak üzere kılması gerektiğine dair hadisin doğruluğunu öğrenmek istiyorum. Ayrıca tesbih namazının hükmü nedir?

Tarih: 21 Ağustos 2009

CEVAP:

Tesbih namazı kılınması hakkında Nebîmizden nakledildiği söylenen hadisler mevcuttur. Fakat bu hadislerin sağlamlılığı konusunda âlimler üç gruba ayrılmıştır: Hadis “sahihtir” diyenler, “zayıftır” diyenler ve “uydurmadır” diyenler. Bunlardan, hadis zayıftır diyenler çoğunluğu oluşturmaktadır ve onların delilleri diğerlerine göre daha kuvvetlidir.

Mesela Ahmed b. Hanbel tesbih namazı ve rivayetleri hakkında “Bunlar hoşuma gitmiyor” demiştir. Sebebini soranlara “Çünkü bu konuda sahih hiçbir şey yoktur” demiş ve bu konudaki hadisleri reddetmiştir. (Bkz: İbn Kudâme, Muvaffakuddîn Ebî Muhammed Abdillâh b. Ahmed, İbn Kudâme el-Makdîsî, Şemsuddin Ebi’l-Ferec Abdirrahman b. Ebî Ömer Muhammed b. Ahmed: el-Muğnî ve’ş-Şerhu’l-Kebîr alâ Metni’l-Mukni’, Dâru’l-Fikr, Beyrut, 1984, cilt: 1, sayfa: 778)

Yine hadis alimlerinden el-Aclûnî, el-Ukaylî ve Mâlikî âlimlerden Ebû Bekir İbnu’l-Arabî tesbih namazı konusunda herhangi bir sağlam hadis bulunmadığını söylemektedirler. (İsmail b. Muhammed el-Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, 3. bs., Beyrut, 1988, c. 2 s. 421, Hâtime bölümü, bâbu salâti’t-tesbîh; Molla Munâvî, Feyzu’l-Kadîr Şerhu Camii’s-Sağîr, cilt: 6, s: 263, 8952. hadis.)

“Zayıf da olsa bu rivayetlerle amel edilemez mi?” sorusuna da Subhi es-Salih’in şu sözleriyle cevap verilebilir:

“Şu noktada hiç şüphe yoktur ki, -din nazarında- zayıf rivayetler ne şer’î bir hüküm ne de ahlâkî bir fazilet için kaynak olur; zira zan, gerçekten hiçbir şey ifade etmez. Fezâil (amellerin faziletleri) de ahkâm gibi dinin esas prensiplerindendir. Binaenaleyh bu prensipleri çürük bir temel üzerine, paramparça olacağı bir uçurum kenarına bina etmek doğru olamaz. (…) Gerek şer’î ahkâm ve gerekse fezâil babında, elimizde, başkasına lüzum bırakmayacak kadar çok sahîh ve hasen hadis vardır. Biz -bu şart­ların çokluğuna rağmen- zayıf hadislerin sabit olduğuna bir türlü inanamıyoruz. Böyle olsaydı ona hiç zayıf der miydik? Hâsılı, zayıf hadisler hakkında şüphe etmekten kendimizi alamıyoruz. Zaten dinde, yakînî olmayan şeylerin hiçbir değeri yoktur.” (Subhi es-Sâlih, Hadis İlimleri ve Hadis Istılahları, Terc: M. Yaşar Kandemir, 4. Baskı, Ankara, 1986, s. 178-179.)

Cevabın yayımlandığı yer için bkz: Yahya Şenol-Enes Alimoğlu, İnsanlık Tarihi Boyunca O Namaz, Süleymaniye Vakfı Yayınları, 3. Baskı, İstanbul, 2016, s. 156-158.


Etiketler: